FIKRA
1950’li yıllarda Düzceli bir Abaza, Eskişehir’de bir Abaza köyüne misafir olmuş. Deri çizmeleri, atı, kırbaçı, tabancası ve giyimiyle tipik bir Abazaymış. Konuk olduğu evde gerektiği şekilde ağırlanmış.
Ertesi sabah uyanıp bahçede gezinirken, yolda önüne eşeği katmış giden bir adam görmüş. Ev sahibinden adamın Abaza olduğunu öğrenince tabancasını çekip eşeği vurmuş, olayı şaşkın şaşkın izleyen eşeğin sahibine:
— Bir Abaza asla eşek beslemez, diyerek bir at parası vermiş.
Birkaç yıl sonra Eskişehirli malûm Abaza Düzce’ye, eşeğini vuran adamın köyüne konuk olmuş.
Misafir olduğu evde, düğün nedeniyle fazla konuk varmış. kalabalıkta ne ev sahibinden, ne de köyün diğer insanlarından gerekli konukseverliği görememiş. Bu ilgisizliğe oldukça canı sıkılmış ve ev sahibini çağırarak, eşeğini vuran Abazayı sormuş. Ev Sahibi, eşeğini vuran adamın iki yıl önce öldüğünü söyleyince:
—Hortlasın inşallah! Kendi köyünde bu kadar eşek varken, gelip benim eşeğimi öldürdü, diye sitem etmiş.
Anlatan: (Tanıpha) Hilal ATAN